Etiket arşivi: ada

OCAK – ŞUBAT 2019

egem,

seninle yine güzel bir hafta sonuydu… denizi özlüyorum, özledim de çok kış aylarında. bu hafta sonu altıntaş sahiline gittik.

sömestir tatiline girmeden yaptığın sunumu izlemeye gelemedim ben yavrucum. o sırada çalışıyordum uludağ da. ama biliyorum ki zaten sen orada gösterdiğin performanstan daha fazlasını biliyorsun.

uzun zamandır bir resim tutkusu başladı içinde. yalnız bu tutku sanki ikimizde de aynı anda başladı 🙂 senin resimlerin de karakter bulduğu sıralarda başladım bende resim yapmaya…

geçenlerde bana resim yaptın ve al anne bunu işe götür arkadaşlarına göster dedin. bende odama duvarıma astım senin yaptıklarını. çok tatlısın yavrucum. bi bilsen seni ne kadar sevdiğimi…

okulda 100 gün tshirtünü beraber yaptık bu yıl. uzay temalı olsun istiyordun. yıldızlar astronot felan… güzel bir iş çıkardık oğluşum ortaya.

sana çilekli pasta alacağımı söylemiştim. ama çilekli pasta bulamayınca pastayı ve çileği aldık. kendine çilekli muzlu pasta yaptın. sonra da artık kaç yaşında olduğunu unuttuğumuz doğum günü kutladık. nerde bir pasta görsen üzerine mum koyuyorsun ve bugün benim doooomgünüm diyorsun 😀

    

izmir tire’ye hep beraber gittik bu ay.

ada ve derin ablagiller geldiler sömestir tatilinde. ne güzel anlaşıyorsun onlarla. kardeşin yok ama kardeş gibi dostların var ne güzel. hayat boyu böyle olur inşallah yavrucum.

ahh egem ah nasıl seviyoruz seni bi bilsen.

NELER OLDU NELER…

egem,

bir ara sana yüz boyası alacağıma dair söz vermiştim. gördüğün gibi aldık da 😀 bizle başlayıp yan komşularımıza kadar uzanıyor sanatsal çalışmaların 😀

okulda 100.gün konulu bir tshirt tasarlamamızı istedi öğretmenin. tam 100 parçadan oluşmalıymış. ben de sana bu tshirtü hazırladım. çakılı da senin seçtiğin evimizin önüne yerleştirdik 😀

topraklarla birlikte biraz eğlendik.

başka bir gün de baban toprakla seni alıp gezmeye götürdü. sen tutturdun trenle gidelim diye. arabayı bıraktınız trenle gezmeye gittiniz 😀

ve yine bir hafta sonu ankaraya gittik… atamızı ziyaret etmeden olmazdı…

bu gidişimizde ada ile daha güzel anlaştınız… ada büyüdükçe sanırım daha iyi anlaşacaksınız. yavrum evde bir de kaza yaşadınız. gülerken olduğunu söyledin sen, bir ara ada ağlamaya başladı salonda. ertesi gün gözü morarmıştı. gülerken çarpışmışsınız. eve gelince ben de senin başındaki yumurta kadar şişliği farkettim. yavrular yaaa…

ve okul günleri…

canım oğlum benim. bir ay da böyle güzelliklerle geçti seninle…

seni çok ama çokkk seviyoruz.

BU AY NELER YAPTIK… AĞUSTOS

egem, sonunda deniz zamanı geldiiii… denizi suyu o kadar çok seviyorsun ki…

bu sene ilk durağımız bozcaada oldu. bozcaada ile ilk defa tanıştın. suyu biraz soğuktu ama aldırış etmedin açıkçası. titreye titreye girdin denize 🙂

artık benim fotograflarımda çok tatlı bir konu mankeni oluyorsun. fotograflarım seninle ayrı güzel oluyor 🙂

 hayvan sever bir oğlum olduğu için çok mutluyum.  

sıkıldığın da oluyor arada.

süpermenim benim…

en sevdiğin şeylerden biri de yel değirmenleri. gitmesek olmazdı di mi  🙂 

feribotu da çok sevdin. feribot karşıya geçene kadar dönüp durduk içinde 🙂

bir bozcaada hikayesi bu senelik burada sona erdi. bakalım sen hayatın boyunca kaç kere gideceksin bozcaadaya 🙂

bozcaadadan çıktıktan sonra altınoluk-çanakkale arasında kalan mıhlı çayına da uğradık. baban taş köprüyü çekmek istiyordu. oradan bergamaya geçecektik ama yetişemeyeceğimizi anlayınca zuzu ablanda ayvalıkta bir gece konakladık. ertesi sabah erkenden bergamaya gittik ve oradan da datçaya geçtik…

datçada bizi derin ablanla ada bekliyordu. bu yıl yine geçen yılki gibi esin teyzenlerle birlikte yaptık tatilimizi.

en sevdiğin oyun babanı iskeleden denize atmak… 🙂 seneye belki kendin de atlamayı öğrenirsin…

kolluklarınla korkusuzca giriyordun denize. hatta ayaklarının yere değmediği yerlere bile gidiyordun bizimle…

datçadan yine güzel anılarla ayrıldıktan sonra eve dönerken burdurdaki salda gölüne uğradık.

en büyük hayranınızım ege bey :)) bana bu üstteki fotografı imzalar mısınız? :))

çok seviyorum çok… ama öyle böyle değil yani 🙂

güzel anılarla dolu bir tatil daha geçti… seneye yaza görüşürüz 😉

34. AYIN

canımın içi, içi taaaa en derini,

seninle güzel geçen ömrümüzün bir ayı daha geride kaldı. 34 aylık oldun. tazecik, minnacık, ömrüm, ışığımsın sen benim.

geride kalan bir ayda neler yaptık diye bir bakalım.

Esin teyzenin kuzeni evlendi zonguldakta. oraya gittik beraber. gitmeden tabi yolumuzun üzerindeki yerleri es geçmek olmazdı di mi. abanta da gidip o meşhur otelin biz de fotografını çektik 🙂

derin ablan ve ada ile yine güzel bir tatil geçirdin. özlemişiz onları…

benim şirin tatlı bebeğim 🙂

beren ablan ve eymenle güzel bir cumartesi deniz kenarı pikniği yaptık. tabi denize girmeden olmazdı. çok seviyorsun denizi. yazın denizden çıkmıyor kışınsa suya taş atmaya bayılıyorsun.

anneler gününde annanen ve babaanneni dedeni de alıp dağyenice köyüne pikniğe gittik. çok güzel bir gündü. senin annanen ve deden babaannenlerle zaman geçirmeni çok seviyorum. onlarla bol bol anıların olsun istiyorum. çünkü bir çocuk için onların varlığı öyle güzel ki… inan onlarsız hayat çok boş… bayramların bile tadı değişiyor…

bir hafta sonu da yine annaneni alıp kumyakaya gittik. baban çanakkaleye gitmişti ve başbaşa bir hafta sonu geçirdik seninle…

biricik sanırım en sevdiğin arkadaşın. tüm gün okulda birlikte değilmişsiniz gibi okul çıkışında da parkta beraber nasıl güzel oynuyorsunuz. 🙂 umarım arkadaşlığınız uzun soluklu olur…

işte böyle bir ay daha geçti ömrümüzden egem. seninle ve muhteşem bir aydı yine.

seni çooook seviyoruz bitanem…